Gerçeksonrası (post-truth) çağ: Bilginin değersizleştiği bir dünya

I. Giriş
“Post-truth” kavramı, yalnızca dilsel bir yenilik değil; aynı zamanda bilgiyle ilişkimizin, siyasi tercihlerin ve toplumsal yapının köklü bir dönüşümünü tanımlayan bir düşünsel dönemeçtir. 21. yüzyılın ikinci on yılında zirveye çıkan bu kavram, “gerçek” kavramının toplumsal etkisinin nasıl azaldığını gözler önüne sermektedir.
II. Kavramsal Çerçeve
Post-truth nedir?
Oxford English Dictionary tarafından 2016’da yılın kelimesi seçilen “post-truth”, bireylerin kanaat oluştururken nesnel gerçeklerden çok duygulara ve kişisel inançlara öncelik verdikleri bir durumu ifade eder:
“Post-truth: Gerçeklerin kamuoyu oluşturmadaki etkisinin, duygulara ve kişisel inançlara göre daha az etkili olduğu durumlar.”
(Oxford Dictionaries, 2016)
Bu durum, rasyonel söylemin ve bilimsel verinin önemini yitirerek yerini duygusal tepkilere ve inanç temelli yönlendirmelere bırakmasıyla karakterize edilir.
III. Tarihsel Arka Plan
- 1992: Kavram ilk kez Amerikalı yazar Steve Tesich tarafından kullanıldı. Tesich, Amerika’nın İran-Kontra Skandalı ve Körfez Savaşı karşısında halkın gerçeği reddedişini eleştiriyordu.
- 2000’ler: 11 Eylül sonrası ABD’nin “kitle imha silahları” gerekçesiyle Irak’a saldırması, kamuoyunun sahte gerekçelerle ikna edildiği önemli bir post-truth örneğidir.
- 2016: Donald Trump’ın başkanlık seçimlerinde sık sık gerçek dışı ifadelerde bulunması ve İngiltere’de Brexit kampanyasının yanlış bilgiye dayandırılması, kavramın küresel dikkat çekmesine neden olmuştur.
IV. Nedenler
1. Sosyal medya ve algoritmik yayılma
Yalan haberlerin sosyal medyada gerçeklerden 6 kat daha hızlı yayıldığı tespit edilmiştir
(Kaynak: Vosoughi, Roy, & Aral, Science, 2018).
2. Politik popülizm
Siyasetçiler, seçmenlerin duygularına hitap eden, basit ve güçlü anlatılarla gerçeği eğip bükmeyi tercih etmektedir. Donald Trump’ın “Make America Great Again” sloganı, somut planlardan çok nostaljik bir duyguya dayanır.
3. Bilgi eko odaları
Facebook, X (Twitter) ve TikTok gibi sosyal ağlar, kullanıcıya yalnızca kendi inançlarını destekleyen içerikler sunar. Bu da bireyin farklı görüşlerle temasını keserek doğrulama ihtiyacını azaltır.
4. Akademik otoritenin zayıflaması
Komplo teorilerinin yaygınlaşması ve bilim insanlarına güvensizlik, post-truth çağının bir başka sonucudur. Örneğin, aşı karşıtlığı hareketi bilimsel otoritenin sorgulanmasının yaygın bir örneğidir.
V. Algoritmik Evrilme: Gerçekten Kopuşun Dijital Aşaması
Post-truth çağının ilk dönemlerinde sosyal medya algoritmaları, kullanıcıya ilgisini çekebilecek içerikleri sunma hedefindeydi. Örneğin Facebook ya da X (eski Twitter) gibi platformlar, demokrat eğilimli bireylere yalnızca demokrat söylemleri güçlendiren, cumhuriyetçi eğilimli bireylere ise yalnızca kendi perspektiflerini destekleyen içerikleri sunarak bir yankı odası (echo chamber) etkisi oluşturdu.
Ancak bu algoritmalar zamanla daha da rafine hale gelerek yalnızca ilgi alanına göre içerik sunmakla kalmayıp, kullanıcıların dünya görüşünü mutlaklaştıran bir bilişsel evren inşa etmeye başladı. Artık kullanıcılar yalnızca “kendi gerçekleriyle” beslenmekte, bu doğrultuda içerik tüketmektedir. Gerçeğin ne olduğu, nesnel doğruların nasıl işlemesi gerektiği gibi sorular artık bireyin gündeminde yer bulmamaktadır.
Bu evrilmiş post-truth döneminde bireyler:
- Kendilerini, dış dünyanın bilgi akışından izole edilmiş bir düşünsel koza içinde bulmakta,
- Algoritmalar tarafından şekillendirilen bir gerçeklikte yaşamaktadır,
- Kendi düşünce kalıplarının dışında kalan her bilgiye ya şüpheyle yaklaşmakta ya da doğrudan reddetmektedir.
Böylece birey, bilgi çağında yaşamasına rağmen bilgiden kopmakta; gerçek, yalnızca kişisel doğrularla ölçülen bir hale dönüşmektedir. Bu durum demokrasiden bilime, toplumsal ilişkilerden hukuk düzenine kadar birçok alanda derin bir kırılmayı beraberinde getirmektedir.
VI. Örnek Olaylar
1. Brexit referandumu (2016)
Birleşik Krallık’ın AB’den ayrılmasını savunan kampanyalar, haftalık 350 milyon sterlinin AB’ye gönderildiğini ve bunun sağlık sistemine aktarılabileceğini iddia etti. Bu iddia doğru değildi, fakat halkın duygusal tepkilerini tetikledi.
2. Donald Trump ve alternatif gerçekler
Başdanışmanı Kellyanne Conway, Trump’ın yemin törenine dair tartışmalarda “alternative facts” (alternatif gerçekler) kavramını ortaya atarak post-truth’un siyasal dildeki karşılığını gözler önüne serdi.
3. COVID-19 pandemisi
Salgın boyunca sosyal medyada yayılan sahte bilgiler (örneğin çipli aşılar, 5G bağlantısı vb.) toplumun geniş kesimlerinde paniğe ve bilimsel bilgiye güvensizliğe yol açtı.
VII. Toplumsal ve Siyasal Etkiler
- Demokrasinin aşınması: Gerçek bilgiye dayanmayan kararlar, halkın bilinçli tercihte bulunmasını engeller.
- Toplumsal kutuplaşma: Herkes kendi doğrularına kapanır. Ortak hakikat kalmaz.
- Medya güveninin çöküşü: Gazetecilik ile propaganda ayırt edilemez hâle gelir.
VIII. Post-truth Düzeniyle Mücadele Yöntemleri
1. Medya okuryazarlığı
Toplumlara doğruluk kontrolü, kaynak eleştirisi ve içerik analiz yöntemleri öğretilmelidir.
2. Dijital platformların regülasyonu
Facebook ve X gibi platformların algoritmaları şeffaf hale getirilmeli, sahte haber yayılımı engellenmelidir.
3. Akademik bağımsızlık ve bilimsel bilincin teşviki
Bilim insanları, siyasi baskılardan uzak tutulmalı ve kamusal alanda daha etkin rol almalıdır.
IX. Sonuç
Post-truth çağı, sadece yalanın yayılmasıyla değil, doğrunun değersizleşmesiyle şekillenen bir dönemdir. Bu çağda gerçek hâlâ vardır ama duygular ve inançlar tarafından bastırılmıştır. Gerçeğe yeniden değer kazandırmak, bireysel bilinçlenme ve kurumsal şeffaflıkla mümkündür. Aksi hâlde, halkların yönlendirilmesi, manipülasyonu ve baskılanması, “gerçek” adı altında sürdürülebilecektir.
Kaynakça
- Oxford Dictionaries. (2016). Word of the Year 2016 is…. https://languages.oup.com/word-of-the-year/2016/
- Tesich, S. (1992). A Government of Lies. The Nation.
- Vosoughi, S., Roy, D., & Aral, S. (2018). The spread of true and false news online. Science, 359(6380), 1146–1151.
- McIntyre, L. (2018). Post-Truth. MIT Press.
- D’Ancona, M. (2017). Post-Truth: The New War on Truth and How to Fight Back. Ebury Press.
- Keyes, R. (2004). The Post-Truth Era: Dishonesty and Deception in Contemporary Life. St. Martin’s Press.
- European Commission. (2018). A multi-dimensional approach to disinformation. https://ec.europa.eu/
© 2025, Bedri Yılmaz.
BedriYilmaz.com by Bedri Yılmaz is licensed under Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International