İlhak

İlhak, bir devletin başka bir devletin topraklarını zorla ele geçirmesidir. Bu, genellikle askeri güç veya siyasi baskı yoluyla yapılır. İlhak, bir devletin gücünü ve topraklarını genişletmenin bir yolu olabilir. Ancak, genellikle uluslararası hukuk tarafından yasa dışı olarak kabul edilir.

İlhak, tarih boyunca yaygın bir uygulama olmuştur. Örneğin, Roma İmparatorluğu, genişlemesi sırasında birçok toprakları ilhak etti. 19. yüzyılda, Avrupa güçleri, Afrika ve Asya’daki birçok toprakları ilhak etti.

İlhak, genellikle şiddetli çatışmalara yol açar. İlhak edilen toprakların halkı genellikle yeni efendilerine karşı ayaklanır. Bu, iç savaşlara ve hatta uluslararası savaşlara yol açabilir. 

İşte ilhakın bazı tarihi örnekleri:

  • Roma İmparatorluğu tarafından Yunanistan’ın ilhakı (MÖ 146)
  • İspanya tarafından Peru’nun ilhakı (1532)
  • Fransa tarafından Alsas-Loren’in ilhakı (1871)
  • Rusya tarafından Polonya’nın ilhakı (1939)
  • Sovyetler Birliği tarafından Baltık Devletleri’nin ilhakı (1940)

İlhak, uluslararası hukukta genellikle yasa dışı olarak kabul edilir. Ancak, ilhakın yasa dışı olup olmadığı, durumun koşullarına bağlıdır. Örneğin, bir devlet, başka bir devletin topraklarını kendi topraklarının bir parçası olarak iddia edebiliyorsa, bu ilhak olarak kabul edilmeyebilir. Bununla birlikte, bir devlet, başka bir devletin topraklarını kendi topraklarına zorla katıyorsa, bu ilhak olarak kabul edilir ve genellikle uluslararası hukuk tarafından yasaklanır.

Türkiye, tarihinde bir ilhak örneğine sahiptir. 1923 yılında, Lozan Antlaşması’yla, Türkiye, Doğu Trakya’yı Yunanistan’dan ilhak etti. Bu ilhak, Türkiye’nin Avrupa kıtasına girmesini sağladı.

Türkiye’nin Doğu Trakya’yı ilhakı, Birinci Dünya Savaşı’nın ardından yaşanan gelişmelerin bir sonucuydu. Savaşın sonunda, Osmanlı İmparatorluğu yenildi ve toprakları İtilaf Devletleri tarafından paylaşıldı. Sevres Antlaşması’na göre, Doğu Trakya Yunanistan’a bırakılmıştı.

Ancak, Türk Kurtuluş Savaşı’nın ardından, Türkiye, Sevres Antlaşması’nı tanımadı ve Doğu Trakya’yı geri almak için harekete geçti. 1922 yılında, Türk ordusu, Yunan ordusunu mağlup etti ve Doğu Trakya’yı geri aldı.

Lozan Antlaşması, 1923 yılında, Türkiye ve İtilaf Devletleri arasında imzalandı. Bu antlaşmayla, Doğu Trakya’nın Türkiye’ye bırakılması resmen kabul edildi.

Doğu Trakya’nın ilhakının Türkiye için önemli sonuçları oldu. Türkiye, Avrupa kıtasına girdi ve boğazlar üzerindeki egemenliğini yeniden kazandı. Ayrıca, Doğu Trakya’nın ilhakıyla, Türkiye’nin toprakları ve nüfusu önemli ölçüde arttı.

Doğu Trakya’nın ilhakının Yunanistan için de önemli sonuçları oldu. Yunanistan, Doğu Trakya’yı kaybetmesiyle, Ege Denizi’ndeki topraklarını önemli ölçüde kaybetti. Ayrıca, Yunanistan’ın Avrupa kıtasındaki konumu zayıfladı.

Doğu Trakya’nın ilhakının bölge halkı için de önemli sonuçları oldu. Bölgenin Türk nüfusu, bu ilhak ile birlikte Türkiye’ye katıldı. Bölgenin Rum nüfusu ise, Yunanistan’a göç etmek zorunda kaldı.

Doğu Trakya’nın ilhakının uluslararası hukuk açısından değerlendirilmesi, tartışmalı bir konudur. Bazı hukukçular, bu ilhakın uluslararası hukuka aykırı olduğunu savunur. Diğer hukukçular ise, bu ilhakın, Sevres Antlaşması’nın geçersiz kılınmasıyla meşrulaştığını savunur.

© 2023, Bedri Yılmaz.

BedriYilmaz.com by Bedri Yılmaz is licensed under Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International

Tüm hakları saklıdır! İçeriği izinsiz kullanmayınız!

4 Comments

  1. denise Horgan - 11 Ocak 2024 reply

    You have explained the concepts of international relations well.

  2. Alara Demir - 22 Aralık 2023 reply

    Uluslararası ilişkiler konulu güzel bir açıklama

  3. Alara Demir - 22 Aralık 2023 reply

    Siyaset bilimi üzerine bir terim

  4. Ceren Deniz Demir - 21 Aralık 2023 reply

    Herşey benim

Leave a reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to site top



© 2023, Bedri Yılmaz.

BedriYilmaz.com by Bedri Yılmaz is licensed under Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International

Tüm hakları saklıdır! İçeriği izinsiz kullanmayınız!