İki Düzeyli Oyun Teorisi: Robert D. Putnam ve Yaklaşımının Temelleri

İki düzeyli oyun teorisi, Robert D. Putnam tarafından 1988 yılında yazılan Diplomacy and Domestic Politics: The Logic of Two-Level Games makalesinde ortaya konulan bir modeldir. Bu yaklaşım, uluslararası müzakerelerde devletlerin hem iç politikadaki aktörlerle hem de diğer ülkelerle aynı anda pazarlık yaptığını ve bu iki düzeyin birbirini etkilediğini ileri sürer. Putnam, bu teoriyi uluslararası ilişkiler ve iç siyaset arasındaki karmaşık etkileşimi açıklamak için geliştirmiştir.

Temel Kavramlar ve Modelin İşleyişi
Putnam, uluslararası müzakereleri iki düzeyli bir oyun olarak tanımlar:
- Düzey 1 (Uluslararası Düzey):
Bu düzeyde, hükümetler diğer hükümetlerle müzakereler yürütür. Örneğin, iki ülke arasında bir ticaret anlaşması müzakere edilirken, taraflar ulusal çıkarlarını savunmaya çalışır. Burada amaç, karşı tarafı kendi isteklerine uygun bir anlaşmaya ikna etmektir. - Düzey 2 (Ulusal Düzey):
Hükümetler, uluslararası düzeyde varılan anlaşmayı kendi iç politik sistemlerinde onaylatmak zorundadır. Bu süreçte parlamentolar, sivil toplum kuruluşları, medya ve kamuoyu gibi iç aktörler devreye girer. Eğer iç politikadaki bu aktörler anlaşmayı kabul etmezse, uluslararası düzeyde varılan anlaşma başarısız olabilir.
Win-Set Kavramı
Putnam, iki düzeyli oyun teorisinin merkezine win-set kavramını yerleştirir. Win-set, bir hükümetin uluslararası düzeyde kabul edebileceği ve aynı zamanda iç politikada onaylanabilir olan anlaşmaların tümünü ifade eder.
- Geniş Win-Set:
Eğer bir ülkenin win-set’i genişse, uluslararası müzakerelerde esneklik daha fazladır. Ancak bu durum, diğer ülkeler tarafından baskıya açık hale gelme riskini artırabilir. - Dar Win-Set:
Win-set dar olduğunda, hükümetin uluslararası düzeydeki müzakerelerdeki hareket alanı sınırlanır. Bu durum, hükümetin ulusal düzeydeki aktörlere dayanarak daha güçlü bir pazarlık pozisyonu elde etmesine olanak sağlayabilir.
İki Düzeyli Oyun Teorisi’nin Pratikte Kullanımı
Putnam, bu teoriyi özellikle şu bağlamlarda açıklar:
- Uluslararası Anlaşmalar:
Bir ticaret anlaşmasının, uluslararası düzeyde diğer ülkelerle müzakere edilip ardından iç politikada onaylatılması süreci iki düzeyli oyunun klasik bir örneğidir. Örnek: ABD’de bir başkan, uluslararası düzeyde bir ticaret anlaşmasını müzakere ederken, Kongre’nin ve işçi sendikalarının desteğini almak zorundadır. - Küresel İklim Müzakereleri:
İklim değişikliğiyle mücadele eden uluslararası anlaşmalarda, liderler hem küresel düzeyde ortak bir karara varmalı hem de bu kararın ulusal düzeyde kabul edilmesini sağlamalıdır. - Barış Süreçleri:
İsrail-Filistin barış müzakereleri gibi süreçlerde, liderlerin hem uluslararası ortaklarını hem de kendi halklarını ikna etmeleri gereklidir.
Avantajları ve Eleştiriler
Avantajlar:
- Uluslararası ilişkiler ile iç politikayı birlikte ele alarak daha gerçekçi bir analiz sağlar.
- Farklı aktörlerin çıkarlarını ve güç dengelerini açıklamada etkili bir modeldir.
Eleştiriler:
- Teori, uluslararası müzakerelerdeki güç asimetrilerini yeterince detaylandırmamaktadır.
- İç politikadaki dinamiklerin karmaşıklığı, her zaman basit bir win-set modeliyle açıklanamayabilir.
Sonuç
Robert D. Putnam’ın iki düzeyli oyun teorisi, uluslararası ilişkiler ve iç politika arasındaki etkileşimleri anlamada güçlü bir araç sunmaktadır. Bu teori, ulusal ve uluslararası düzeydeki aktörlerin birbirlerini nasıl etkilediklerini anlamak için kullanılan önemli bir modeldir. Günümüzde ticaret anlaşmaları, küresel sorunlar ve diplomatik müzakerelerde bu yaklaşımın yansımalarını görmek mümkündür.
© 2025, Bedri Yılmaz.
BedriYilmaz.com by Bedri Yılmaz is licensed under Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International