Avusturalya’nın Aborjin Soykırımı (1788-1900)

Avustralya Aborjin soykırımı, 1788’de Avrupalıların kıtaya ayak basmasından 20. yüzyılın başlarına kadar süren, Aborjin halklarına yönelik sistematik bir zulüm ve imha sürecidir. Bu süreç, katliamlar, toplu sürgünler, zorla asimilasyon ve kültürel asimilasyon yoluyla gerçekleştirilmiştir.

Soykırım, bir halkın fiziksel ve kültürel varlığını ortadan kaldırmayı amaçlayan sistematik bir eylemdir. Avustralya Aborjin soykırımı da bu tanımına uygun bir şekilde, Aborjinlerin fiziksel ve kültürel varlığını ortadan kaldırmayı amaçlayan bir süreçti.

Bu süreç, 1788’de Avrupalıların kıtaya ayak basmasıyla başlamıştır. Avrupalılar, Aborjinleri, Avrupalıların sahip olduğu topraklara, kaynaklara ve yaşam tarzına yönelik bir tehdit olarak görmüştür. Bu durum, Aborjinlere yönelik şiddet ve zulümlerin artmasına neden olmuştur.

  1. yüzyılda, Aborjinlere yönelik katliamlar ve sürgünler giderek artmıştır. Bu dönemde, Avustralya’nın çeşitli bölgelerinde, binlerce Aborjin katledilmiştir. Bu katliamlardan bazıları şunlardır:
  • Myall Creek katliamı (1838): Yeni Güney Galler eyaletinde, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 28 Aborjin, Avrupalılar tarafından katledilmiştir.
  • Waterloo Creek katliamı (1838): Yeni Güney Galler eyaletinde, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 100-300 Aborjin, Avrupalılar tarafından katledilmiştir.
  • Coniston katliamı (1928): Kuzey Avustralya’da, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 60-70 Aborjin, Avrupalılar tarafından katledilmiştir.
  1. yüzyılın başlarında, Aborjinlere yönelik katliamlar ve sürgünler yavaş yavaş azalmış, ancak Aborjinlere yönelik asimilasyon politikaları devam etmiştir. Bu politikalar kapsamında, Aborjin çocuklar, ailelerinden alınıp Avrupalı ailelere evlatlık verilmiş, Aborjinlerin kendi dilleri ve kültürleri yasaklanmıştır.

Aborjin soykırımı, Avustralya tarihinin en karanlık dönemlerinden biridir. Bu süreçte, Avustralya’daki Aborjin nüfusu, yaklaşık 1 milyondan 250 bine kadar düşmüştür.

Aborjin soykırımı, günümüzde de Avustralya’da tartışmalı bir konudur. Bazı tarihçiler, bu sürecin soykırım olarak kabul edilmesini reddetmekte, bunun yerine “savaş” veya “sürgün” olarak adlandırılması gerektiğini savunmaktadır. Ancak, uluslararası hukukçuların ve tarihçilerin büyük çoğunluğu, Avustralya Aborjin soykırımının, soykırım tanımına uygun bir şekilde, bir halka karşı sistematik bir imha ve yok etme girişimi olduğunu kabul etmektedir.

Avustralya hükümeti, 2008 yılında, Aborjin soykırımının acılarını resmen kabul etmiş ve Aborjinlere yönelik resmi bir özür dilemiştir. Ancak, Aborjinler, bu özrün yeterli olmadığını ve hala birçok sorunun çözülmediğini savunmaktadır.

Bu bağlamda, “tam olarak ne zaman bitmiştir” sorusunun cevabı, soykırım sürecinin hangi yönünün kastedildiğine göre değişebilir.

Eğer fiziksel soykırım süreci kastediliyor ise, bu süreç, 20. yüzyılın başlarında, Aborjinlere yönelik katliamlar ve sürgünlerin azalmasıyla birlikte sona ermiştir.

Ancak, kültürel soykırım süreci, 20. yüzyılın sonlarına kadar devam etmiştir. Bu süreçte, Aborjinlere yönelik asimilasyon politikaları, Aborjinlerin kendi dillerini, kültürlerini ve geleneklerini kaybetmesine neden olmuştur.

Bu nedenle, kültürel soykırım sürecinin sona erdiği tarih, 20. yüzyılın sonları veya 21. yüzyılın başlarında olarak kabul edilebilir.

Sonuç olarak, Avustralya Aborjin soykırımı, 1788’den 20. yüzyılın sonlarına kadar süren, sistematik bir imha ve yok etme sürecidir. Bu süreç, fiziksel ve kültürel soykırım olmak üzere iki ana aşamadan oluşmaktadır. Fiziksel soykırım süreci, 20. yüzyılın başlarında sona ermiştir. Kültürel soykırım süreci ise, 20. yüzyılın sonlarına kadar devam etmiştir.

© 2024 – 2023, Bedri Yılmaz.

BedriYilmaz.com by Bedri Yılmaz is licensed under Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International

Tüm hakları saklıdır! İçeriği izinsiz kullanmayınız!

Leave a reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to site top



© 2024 – 2023, Bedri Yılmaz.

BedriYilmaz.com by Bedri Yılmaz is licensed under Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International

Tüm hakları saklıdır! İçeriği izinsiz kullanmayınız!