Türkiye’de Kurumlara Güven Araştırması: Demografik Özellikler Çerçevesinde 2024 Yılı Analizi
Ekim 2024 tarihinde yayımlanan ASAL Araştırma Şirketi‘nin Türkiye’deki kurumlara yönelik güven seviyelerini inceleyen çalışması, toplumsal güvenin hangi kurumlara yöneldiğini ve bu güvenin demografik değişkenler ile nasıl farklılaştığını gözler önüne sermektedir. Anket sonuçları, cinsiyet, yaş grupları ve eğitim durumu bazında oldukça dikkat çekici veriler sunmakta, Türk toplumunun hangi kurumlara daha fazla güven duyduğunu net biçimde ortaya koymaktadır.
Cinsiyet Temelinde Güven Analizi
Verilere bakıldığında, kadınların erkeklere göre güven tercihleri arasında önemli farklar gözlemlenmiştir. Örneğin:
- Kadınlar, en çok güven duydukları kurumlar arasında Diyanet (%2,4), Belediyeler (%3,3), ve Ordunun (%21,4) öne çıktığı görülmektedir. Ancak, kadınların büyük bir kısmı “hiçbir kuruma güvenmediklerini” belirtmişlerdir (%14,9).
- Erkekler ise, daha çok ordu (%18) ve polis (%15,8) gibi güvenlik odaklı kurumlara güvenmekte ve “hiçbirine güvenmiyorum” diyenlerin oranı daha yüksektir (%21,5).
Bu dağılım, kadın ve erkeklerin güven önceliklerinin oldukça farklı olduğunu göstermekte; kadınların daha çok sosyal kurumlara, erkeklerin ise güvenlik ve kolluk güçlerine güvenme eğiliminde olduğunu ortaya koymaktadır.
Yaş Gruplarına Göre Güven Eğilimleri
Yaş gruplarına göre güven oranları önemli değişiklikler göstermektedir. Özellikle genç yaş grubunun (18-24 yaş) birçok kuruma olan güveni daha düşük seviyelerde iken, yaş ilerledikçe kurumlara olan güvenin arttığı gözlemlenmiştir.
- Gençler (18-24 yaş arası), özellikle diyanet (%0,9), yargı (%0,5) gibi kurumlara güvenmediklerini ifade etmektedirler. Bu yaş grubundaki bireylerin büyük bir kısmı (%28,2) hiçbir kuruma güvenmemektedir.
- 65 yaş ve üzeri grupta ise, diyanet (%3,9), ordu (%18,9) ve polis (%17,4) gibi kurumlara güven daha yüksektir. Bu yaş grubunda genel olarak kurumsal güvenin arttığı, “hiçbirine güvenmiyorum” diyenlerin oranının ise %5,2 ile oldukça düşük olduğu gözlemlenmiştir.
Bu bulgular, yaş ilerledikçe devletin temel organlarına olan güvenin arttığını göstermektedir. Genç nüfus ise daha şüpheci bir yaklaşımla güven göstergelerinde geride kalmaktadır.
Eğitim Düzeyine Göre Güven Dağılımı
Eğitim seviyesi arttıkça güven duyulan kurumların farklılaştığı ve belirginleştiği görülmektedir.
- Okur yazar olmayan ve okur yazar bireyler arasında en çok güvenilen kurumlar belediyeler (%4,0), diyanet (%3,4) ve ordu (%15,2-16,5) olarak öne çıkmaktadır.
- Üniversite ve lisansüstü mezunları ise diğer gruplardan oldukça farklı bir güven profilinde yer almakta olup, ordu (%27,4) ve polis (%18,8) gibi güvenlik güçlerine olan güvenleri en üst düzeydedir. Aynı zamanda bu grup, “hiçbirine güvenmiyorum” diyen en düşük oranı (%5,4) sergilemiştir.
Bu tablo, eğitimin artmasıyla güvenin daha belirgin ve odaklı hale geldiğini, özellikle eğitim seviyesi yüksek bireylerin ordu ve kolluk kuvvetlerine olan güvenlerinin arttığını göstermektedir.
Kurumlara Genel Güven Analizi
Toplamda, Türk toplumunun en çok güven duyduğu kurumlar arasında ordu (%19,7), polis (%16,5) ve diyanet (%2,0) gibi güvenlik ve din odaklı kurumlar öne çıkmaktadır. Buna karşın, medya (%0,9) ve politikacılar (%1,0) gibi kurumlara olan güven oldukça düşüktür. Genel olarak, toplumun %18,2’si hiçbir kuruma güvenmediğini belirtmiştir, bu oran, toplumsal güvenin ciddi bir şekilde zedelenmiş olduğuna işaret etmektedir.
Sonuç
Bu anket, Türk toplumunun demografik özelliklerine göre hangi kurumlara daha fazla güvendiğini ve bu güvenin yaş, cinsiyet ve eğitim düzeyine göre nasıl şekillendiğini kapsamlı bir şekilde gözler önüne sermektedir. Özellikle ordu ve polisin güvenlik ihtiyacını karşılayan kurumlar olarak öne çıkması, toplumun güvenlik hassasiyetlerini ön plana koyduğunu göstermektedir. Ancak, gençlerin ve eğitimli kesimin belirli kurumlara karşı şüphecilik içinde olduğu, medya ve politikacılara olan güvenin ise neredeyse yok denecek kadar düşük olduğu da dikkat çekici bulgular arasında yer almaktadır.
Bu sonuçlar, toplumsal güvenin yeniden inşası için özellikle gençler ve eğitimli bireyler arasında güven artırıcı politikaların gerekliliğine işaret etmekte, güven kaybının giderilmesi için daha şeffaf ve güvenilir kamu kurumlarına olan ihtiyacı ortaya koymaktadır.
Bu kapsamlı analiz, Türkiye’deki toplumsal güven dinamiklerinin daha derinlemesine anlaşılmasına olanak sağlamaktadır.
© 2024, Bedri Yılmaz.
BedriYilmaz.com by Bedri Yılmaz is licensed under Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International
Tüm hakları saklıdır! İçeriği izinsiz kullanmayınız!