Amerika’ın Kızılderili Soykırımı (1492-1975)

Tarih

Kızılderili soykırımı, Kristof Kolomb’un 1492’de Amerika’ya ulaşmasından sonraki beş asır boyunca Avrupalılar tarafından kıtanın yerlileri olan Kızılderililere karşı yapılan soykırımlardır.

Kolomb’un Amerika’ya ulaşması ile birlikte Avrupalılar, kıtanın zenginliklerini ele geçirmek için Kızılderililerle çatışmaya başladılar. Bu çatışmalar, Kızılderililerin topraklarından sürülmesi, köleleştirilmesi ve öldürülmesi ile sonuçlandı.

Kızılderili soykırımı, Amerika Birleşik Devletleri’nin kuruluş yıllarında da devam etti. Amerika Birleşik Devletleri’nin genişlemesi için Kızılderililerin topraklarından sürülmesi ve öldürülmesi gerekiyordu. Bu nedenle, Amerika Birleşik Devletleri hükümeti, Kızılderililere karşı bir dizi politika uyguladı. Bu politikalar arasında Kızılderililere karşı savaşlar, Kızılderilileri zorla rezervasyonlara yerleştirmek ve Kızılderili kültürünü yok etmek yer alıyordu.

Kızılderili soykırımı, 20. yüzyılın başlarına kadar devam etti. 1900’lü yıllarda, Amerika Birleşik Devletleri hükümeti, Kızılderilileri asimilasyon politikaları ile yok etmeye çalıştı. Bu politikalar, Kızılderilileri beyaz kültürüne asimilasyona zorlamayı hedefliyordu.


Öldürülen Kızılderili Sayısı

Kızılderili soykırımı sırasında öldürülen Kızılderili sayısının kesin bir rakamı yoktur. Ancak, tarihçiler, bu sayının birkaç milyona ulaştığını tahmin etmektedir.

Kızılderili soykırımının en önemli nedenlerinden biri, Avrupalıların Kızılderililere karşı uyguladığı şiddettir. Avrupalılar, Kızılderilileri köle olarak kullanmak, topraklarını ele geçirmek ve kültürlerini yok etmek için şiddet kullandılar.

Kızılderili soykırımının bir diğer önemli nedeni ise, Avrupalıların Kızılderililere bakış açısıdır. Avrupalılar, Kızılderilileri barbar ve aşağılık olarak görüyorlardı. Bu bakış açısı, Kızılderililere karşı şiddeti meşrulaştırıyordu.

Kızılderili soykırımı, Amerika tarihindeki en karanlık sayfalardan biridir. Bu soykırım, Kızılderili halkının büyük bir kısmının yok olmasına neden olmuştur.


Kızılderili Soykırımının Etkileri

Kızılderili soykırımı, Kızılderili halkının kültürel, ekonomik ve sosyal yaşamında derin etkiler yaratmıştır.

Kızılderili soykırımı, Kızılderili kültürünün büyük bir kısmının yok olmasına neden olmuştur. Kızılderililerin dilleri, gelenekleri ve yaşam biçimleri büyük ölçüde değişmiştir.

Kızılderili soykırımı, Kızılderili halkının ekonomik durumunu da olumsuz etkilemiştir. Kızılderililer, topraklarından sürüldükleri ve köleleştirildikleri için ekonomik olarak büyük bir kayıp yaşamışlardır.

Amerika Birleşik Devletleri hükümetinin Kızılderilileri asimilasyon politikaları, 1960’lı yıllardan itibaren sona ermeye başladı. Bu dönemde, Kızılderili hakları hareketi yükselişe geçti ve Kızılderili toplulukları, asimilasyon politikalarına karşı mücadele etmeye başladılar.

1968’de, Amerika Birleşik Devletleri Kongresi, Kızılderili Eğitim ve Kültür Yasası’nı (Indian Education and Cultural Act) kabul etti. Bu yasa, Kızılderili okullarında Kızılderili kültürünün öğretilmesini zorunlu kılıyordu.

1975’te, Amerika Birleşik Devletleri Kongresi, Kızılderili Hakları Bildirgesi’ni (Indian Self-Determination and Education Assistance Act) kabul etti. Bu yasa, Kızılderili kabilelerine kendi kendilerini yönetme ve kendi eğitim sistemlerini kurma hakkı veriyordu.

Bu yasaların kabul edilmesiyle birlikte, Amerika Birleşik Devletleri hükümetinin Kızılderilileri asimilasyon politikaları sona ermeye başladı. Ancak, bu politikaların etkileri, günümüzde de hissedilmektedir.

Kızılderili asimilasyon politikalarının sona ermesi, Kızılderili halkının kültürel ve sosyal yaşamında önemli değişikliklere yol açtı. Kızılderililer, kendi dillerini, kültürlerini ve geleneklerini yeniden öğrenmeye başladılar. Kızılderili toplulukları, kendi yönetimlerini ve eğitim sistemlerini kurmaya başladılar.

Günümüzdeki Kızılderili Nüfusu

2023 yılı itibarıyla, Amerika Birleşik Devletleri’nde 5,7 milyon Kızılderili yaşamaktadır. Bu sayı, Amerika Birleşik Devletleri nüfusunun yaklaşık %1,7’sini oluşturmaktadır.

Kızılderili nüfusu, 19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında yaşanan soykırım ve asimilasyon politikaları nedeniyle büyük bir düşüşe uğramıştır. Ancak, 20. yüzyılın sonlarından itibaren Kızılderili nüfusunda bir artış yaşanmaktadır. Bu artış, Kızılderili hakları hareketinin yükselişi ve Kızılderili kültürünün yeniden canlanması gibi faktörlere bağlanmaktadır.

Kızılderili nüfusu, Amerika Birleşik Devletleri’nin dışında da bulunmaktadır. Kanada’da yaklaşık 1,7 milyon Kızılderili yaşamaktadır. Meksika’da yaklaşık 1,5 milyon Kızılderili yaşamaktadır. Güney Amerika, Orta Amerika ve Karayipler’de de Kızılderili toplulukları bulunmaktadır.

Kızılderili nüfusunun dağılımı, Amerika Birleşik Devletleri’nde de oldukça farklılık göstermektedir. Kızılderili nüfusunun en yoğun olduğu eyaletler, Arizona, Oklahoma, New Mexico ve Kaliforniya’dır.

© 2024 – 2023, Bedri Yılmaz.

BedriYilmaz.com by Bedri Yılmaz is licensed under Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International

Tüm hakları saklıdır! İçeriği izinsiz kullanmayınız!

Leave a reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to site top



© 2024 – 2023, Bedri Yılmaz.

BedriYilmaz.com by Bedri Yılmaz is licensed under Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International

Tüm hakları saklıdır! İçeriği izinsiz kullanmayınız!